-
1 bel kemeri
Gürtel m -
2 emniyet kemeri
-
3 su kemeri
-
4 kemer
kemer Gürtel m; ARCH Bogen m; Arkade f; Gewölbe n (a des Fußes); Bund m der Hose; krumm, gebogen; Haken- (Nase);kemer altı Markthalle f;kemer köprü Viadukt m oder n;kemer patlıcanı längliche Aubergine;cankurtaran kemeri Rettungsgürtel m;damak kemeri Gaumenbogen m;emniyet kemeri Sicherheitsgurt m;su kemeri Aquädukt m (a n);kemeri dolu olmak begütert sein;kemerini sıkmak besonders fig den Gürtel enger schnallen;kemerlerinizi bağlayın(ız)! schnallen Sie sich an! -
5 cankurtaran
cankurtaran Rettungswagen m; (Lebens)Retter m;cankurtaran ceketi Schwimmweste f;cankurtaran gemisi Rettungsschiff n;cankurtaran kemeri Rettungsgürtel m;cankurtaran sandalı Rettungsboot n;cankurtaran simidi Rettungsring m -
6 emniyet
emniyet supabı Sicherheitsventil n;emniyet kasası Panzerschrank m;emniyet kemeri Sicherheitsgurt m;iş emniyeti Arbeitsschutz m -
7 güvenlik
güvenlik borusu Überlaufrohr n;güvenlik kemeri Sicherheitsgurt m;Güvenlik Konseyi Sicherheitsrat m (der UNO);güvenlik vanası Sicherheitsventil n;iş güvenliği Arbeitsschutz m -
8 takmak
I vi1) einlegen (-e)üçüncü vitese \takmak den dritten Gang einlegen2) bir şeye dişini tırnağını \takmak ( fam) sich die Zähne an etw ausbeißenII vt1) anbringen, befestigen; ( dizgin) anziehen; ( emniyet kemeri) anschnallen; ( kemer, kelepçe) anlegen; ( kılıç) gürten; ( lastik) aufziehen; ( yüzük) ansteckenbir çalgıya tel \takmak Saiten auf ein Instrument ziehen2) einsetzen (-e in)camı çerçeveye \takmak die Scheibe in den Rahmen einsetzen4) (ad, lakap) gebenbirine lakap \takmak jdm einen Spitznamen geben5) ( süngü) aufpflanzen6) ( gözlük) aufsetzen7) (sl) ( borç bırakmak) schuldig bleibenkirayı \takmak die Miete nicht bezahlenbirine \takmak jdn auf dem Kieker habenbir şeyi kafasına \takmak sich etw in den Kopf setzen10) (sl) ( sınavını başaramamak) durchfallenmatematikten taktı er ist in Mathe(matik) durchgefallen12) birini peşine \takmak jdn in Schlepp [o ins Schlepptau] nehmen13) (sl) ( olumsuz biçimde)o hiç kimseyi takmaz dem sind alle schnuppe
См. также в других словарях:
Ķemeri National Park — ( Ķemeru nacionālais parks ) is a national park in Tukums district, Riga district, Jelgava district and Jūrmala city in Latvia. It was established in 1997 and covers an area of 381.65 km². The territory of the park is mostly occupied by forests… … Wikipedia
Kemeri 1937 chess tournament — The event was held in a resort town Kemeri (Jūrmala) at the Gulf of Riga (Latvia) from 16 June to 8 July 1937. [http://www.zone.ee/pkeres/partiid.php?id=1937] There were three co winners: Samuel Reshevsky, Salo Flohr and Vladimirs Petrovs.… … Wikipedia
kemeri dolu olmak — çok zengin olmak Genç, ihtiyar, hepsi tüysüz tüysüz, gözleri fersizdir fakat hepsinin kemeri doludur. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük
Ķemeri — Sp Kẽmeriai Ap Ķemeri L Latvija … Pasaulio vietovardžiai. Internetinė duomenų bazė
Nationalpark Ķemeri — Nationalpark Ķemeri … Deutsch Wikipedia
КЕМЕРИ (Kemeri) — (до 1917 официальное название Кеммерн) бальнеогрязевой и климатический курорт в Латвии, часть г. Юрмала … Большой Энциклопедический словарь
emniyet kemeri — is. Uçak, otomobil vb.nde güvenlik için bele takılan kemer Otomobillerde emniyet kemeri bulundurmak zorunludur … Çağatay Osmanlı Sözlük
bel kemeri — is. Elbise üzerinden bele dolayarak bir toka ile tutturulan, deri, kumaş veya metalden yapılan özel bağ, bel bağı … Çağatay Osmanlı Sözlük
su kemeri — is., mim. Üzerinde su yolu bulunan kemerli köprü … Çağatay Osmanlı Sözlük
İMARET KEMERİ — Eskiden medresenin en güçlü, kuvvetli, kıdemli ve sözü dinlenen talebesi hakkında kullanılır bir tabirdi. Ayrıca bu tabir, medrese talebelerinden iaşe işlerine bakmak üzere bir sene müddetle seçilenler hakkında da kullanılırdı. Bunlar, bellerine… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
kemer — is., Far. kemer 1) Bele dolayarak toka ile tutturulan, kumaş, deri veya metalden yapılan bel bağı Nihat elinde tuttuğu kemeri denize fırlatıp attı. P. Safa 2) Etek, pantolon vb. giysilerin bele gelen bölümü 3) Emniyet kemeri 4) sf. Tümsekli Kemer … Çağatay Osmanlı Sözlük